Yazar: Muhammed Nur Hamdan
İçerik (Metin)
DERAA DEVRİMİN BEŞİĞİDİR
Hikaye Deraalı Çocukların Duvarlara Rejimin Devrilmesini Talep Etmeleri İle Başladı Ve Ardından Rejim Cellatları Tarafından Şehit Edilerek İkon Haline Gelen Hamza El-Hatib Adlı Çocuğun Vücudunun Her Yerinde Acımasız İşkence İzleri Bulunan Resimlerinin Sızdırılmasıyla Bu Devrim Ateşlenerek İdeoloji Ve Partizanlık Olmadan Adaletsizliği Zulmü Reddeden Gençlerin Ruhuna İşleyip Suriye’nin Tüm Şehirlerine Yayıldı. Hamza El-Hatib'in Cesedi, Birçok Gencin Katil Rejimin Uyguladığı Adaletsizliğe, istibdatta Ve Zulme Karşı Harekete Geçmeleri İçin İlham Kaynağı Oldu. Ancak Sadece Demirin, Ateşin, Vahşetin, Tutuklamanın, İşkencenin Dilinden Başka Bir Şey Bilmeyen Rejim Bu Vesileyle Hareketliliği Söndürebileceğini Sanarak Barışçıl Bir Şekilde Sokağa Dökülen Temiz Ve Masum Gençliğin Kanını Her Geçen Gün Daha Fazla İçmeye Yeltenmiştir. Fakat Rejim, Şiddetin Yalnızca Şiddet Doğuracağını Ve Bir Eylemin İllaki Tepkileri Olacağını Düşünmemişti. Daha Sonra Henüz Çiçeği Burnunda, Özgürlük Talebiyle Barışçıl Gösterilere Katılan Ancak Evlerine Dönmek Yerine Bir Keskin Nişancı Kurşunuyla Ya Da Günahkâr Bir Katilin Eliyle Kaçırılan Genç Şehitlerin Konvoyları Peş Peşe Gelmeye Başlamıştı. Suriye'nin Her Şehrinde Hatta Suriye'nin Her Bölgesinde Olmak Üzere İsimleri Sayılamayacak Kadar Çoktur Ve Bunların Her biri Bize Tek Suçu Özgürlük Ve Onurlu Bir Yaşam Talebinde Bulunarak Rejimin Devrilmesini İsteyen Bir Tutuklunun, Şehit Edilen Bir Gencin Ya Da Gözaltı Merkezlerinde Tecavüze Uğrayan Özgür Bir Kadının Hikayesini Anlatmaktadır.
Başlangıç Böyle İdi. Ama Daha Sonra Devrim Toprağı, Namusu Ve Çoluk Çocuğu Kurumak İçin Silahlanamaya Başlamış, Suriye’nin Büyük Bir Bolümü Özgürlüğüne Kavuşmak Üzereyken Rejim Kalleşçe Oyununu Oynayıp Dünyanın Gözünü Ve Sempatisini Devrimden Uzaklaştırmak Ve Uluslararası Camiada Meşruiyetini Geri Kazanmak İçin Suriye’deki Olayları Meşruiyet Dışı Terörist Gruplar Ve Silahlı Çetelerle Devletin Sistemi Arasında Bir İç Savaş Meselesi Olduğu Algısını Yaratmıştır. Daha Sonra Suriye Halkını Konu Hakkında Düşünmekten Uzaklaştırarak, Konunun Uluslararası Bir Durum Olduğunu Ve Halkın Bu Konuyla Hiçbir İlgisinin Olmadığını Söyleyerek Konuyu Uluslararasılaştırmaya Çalışmıştır.  Oysaki Halk Güvenli Bir Sığınak Arayan Bir Göçmen İle Korku İçinde Her An Ölümü Bekleyerek Suriye'nin 2011 Yılı Öncesine Dönmesini Dileyen Bir Halk Haline Gelmişti. 
Rejim, Bölünmüş, Dağılmış, Sığınma, Diaspora Ve Çadırlarda Kaybolmuş Zavallı Suriye Halkının Aleyhine Bu Hain Oyunu Yürütürken Sarut ‘un Şehadeti Gelmişti.
SARUT'UN ŞEHADETİ SURİYELİLERE BİR HATIRLATMA
El-Sarut ‘un Şehadeti Bizi, Kalabalık Gençlerin Suriye Devriminin Bayrağı Altında Rejimi Devirmeye Yönelik Tek Bir Hedef Ve Tek Bir Sloganla Çıktığı O Günlere Götürüyordu. 
El-Sarut, Rejimin Baskısını, Adaletsizliğini Ve Suçlarını Reddeden, Her Suriyelinin Evine Giren Şarkılarıyla Ve Tatlı Sesiyle İsyancı Kalabalıklara Liderlik Etmek İçin Yola Çıkan Genç Bir Delikanlıdır.
El-Sarut ‘un Şehadeti, Uluslararası Topluma Devrimimizin Rejimin Tasvir Ettiği Gibi Bir İç Savaş Olmadığını Tam Aksine Ülkeyi Harap Eden, İnsanları Katleden Gaddar Bir Zalime Karşı Ortaya Çıkan Bir Devrim Olduğunu Hatırlatmaya Geldi.
El-Sarut ‘un Şehadeti, Suriyeli Gençlere Ve Devrimin Gölgesinde Büyüyen Ve Devrimin Ne Anlama Geldiğini İlk Başta Anlayamayan Nesillere, Gençliğin Neden 2011'de Barışçıl Sloganlarla Gerçek Kurşunlarla Karşı Karşıya Kaldığını Hatırlatmaya Geldi.

SLOGANLAR TEK BAŞINA YETERLİ DEĞİLDİR
Dünyadaki Hiçbir Devrim Sloganlarla Ve Yankı Uyandıran İddialarla Yaşayamaz. Devrim, Büyük Fedakarlıklar İle Zafere Ulaşmak İçin Kan Dökülmesini Gerektirmektedir. Ve İşte Suriye Devrimi, Uzun Bir Yoldan, Geçen Yıllardan Ve Bu Zavallı Halka Karşı Kurulan Uluslararası Komplodan Sonra, Dünyaya Devrimin Dayandığı Yüce Mesajı Ve Değerleri Hatırlatmak İçin Ve Katil Rejimle Ona Bağlı Baskı Ve Zulüm Aygıtlarını Ortadan Kaldırana Kadar Ölmeyeceğini İlan Etmek İçin Yeniden Ön Plana Çıkıyor. Ancak Devrimin Yaşayabilmesi Ve Devam Edebilmesi İçin Katil Rejimin Suriye'nin Her Yerine Yaydığı Yıkımın Ortasında Doğmuş Sürgün Ülkelerinde Ve Kamplarda Yaşayan Ve Gelecek Nesillere Örnek Olacak Simgelere, Onları Harekete Geçmeye Teşvik Edecek Dürüst İkonlara Ve Rol Modellerine İhtiyaç Duyulmaktadır. 
El-Sarut, Onurlu Yaşamak İsteyen, Adaletsizlik Ve Zulümden Uzak Adil Bir Devlette Yaşamak İsteyen Her Suriyeli Genci Temsil Etmektedir.  Devrimin İlk Başlarında Adalet, Özgürlük Ve Onur Devletinin İnşası Uğruna Canını Ve Kanını Feda Eden Ve Hâlâ Özgürlük, Adalet Ve Onur Uğruna Mücadelede Birçok Genç Gibi O Da Canını Ve Kanını Feda Etmiştir. 
El-Sarut ‘un Anısı, Adalet Ve Özgürlük Devletini İnşa Etmek, Tiranlık, Adaletsizlik Ve Yolsuzluk Rejimini Ortadan Kaldırmak İçin Yaşayan Her Suriyeli Gencin Vicdanında Ve Gönlünde Ebediyen Daim Kalacaktır. El-Sarut ‘un Hikayesi Milleti İçin Yaşayan, Ailesi Ve Ülkesi İçin Şehit Olan Her Suriyeli Gencin Hikayesidir. Her Suriye Evinde El-Sarut Ve El-Hatib'in Hikayesine Benzer Bir Hikayemiz Vardır. El-Sarut Ve Devrimde Şehit Olan Gençler Aracılığıyla Gençlere Ve Gelecek Nesillere Devrimin, Fedakarlığın Ve Allah Yolunda Şehit Olmanın Ne Anlama Geldiğini Öğreteceğiz.